14 Mart 2014 Cuma

Bugün bir masal anlatmak istiyorum.. Gücünüzün Farkındamısınız?


Gücünüzün, sahip olduklarınızın, içinde bulunduğunuz "zamanın" ve "mekanın" farkında mısınız ya da güzellikleri dışınızda arayıp
bulamayanlardan mı, bulamayacak olanlardan mı? Belki bir hatırlatma olacak, bilenler için, bir masal anlatmak istiyorum.
Bu, zamanın birinde yaşayan bir taş işçisinin masalı. Taş işçisi, kızgın güneşin altında, görkemli bir dağın eteğindeki taş ocağında çalışır, sabahtan
akşama, binbir güçlükle taş çıkarırmış. Yine birgün kan ter içinde çalışırken kafasını bir an kaldırıp güneşe bakmış.
"Ahh bir güneş olsaydım!" demiş, "Öylesine yüksek, öylesine güçlü, öylesine özgür..."
Tabii anlatılan masal olunca haliyle güneş olmasını bekliyoruz, kahramanımızın. O an bir mucize gerçekleşmiş ve taş işçisi güneş olmuş. Olmuş
olmasına ama fark etmesi çok sürmemiş, dünyaya gönderdiği ışınların bulutların engeline takıldığını, onları esir edişini:
"Bulutların arasından ışınlarımı geçiremedikten sonra güneş olmak neye yarar", diye söylenmiş..
"Keşke bulut olsaydım, öylesine asi, öylesine özgür..."
O an bir mucize daha gerçekleşmiş, masalın masal olduğunu kanıtlamak istercesine. Bulut olmuş. Başlamış rüzgarın önünde sağa sola uçmaya.
Sıkılmış sonra. Çünkü rüzgar istediği anda bulutları dağıtıyormuş, "Keşke rüzgar olsaydım, öylesine sert, öylesine özgür..." demiş. Hemen rüzgar
oluvermiş, bir iki esmiş. Sonra bir de bakmış ki önüne duvar gibi dizilmiş dağlara çarpıp kalıyor:
"Dağları aşamadıktan sonra rüzgar olmanın ne faydası var" diyerek söylenmiş, kendi kendine ve dağ olmuş o anda.
Hemen peşinden karnında darbeler hissetmeye başlamış. Birisi vura vura karnından parçalar söküyor. Dağ oyuluyor..
Bakmış.. Bir "taş işçisi" çalışıyor eteklerinde. Öylesine güçlü.. Öylesine güçlü.. Öylesine özgür...

Masallar mutlu sonla biter ya hani: Taş işçisi uyanmış :)



Kaynak :


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder